e
sv

Moğol Gölgesinde Bir Devlet: Kösedağ Yenilgisi ve Anadolu Selçuklu Devleti’nin Çöküşü

18 Okunma — 19 Eylül 2025 17:00
avatar

bitigsel

  • e

    Mutlu

  • e

    Eğlenmiş

  • e

    Şaşırmış

  • e

    Kızgın

  • e

    Üzgün

13. yüzyıl Anadolu’su, hem gelişmenin hem de çürümenin yaşandığı bir Ortaçağ dönemiydi. Anadolu’daki Sünni Müslüman güç, yani Anadolu Selçuklu Sultanlığı (kimi kaynaklarda Ankara Sultanlığı diye de anılır), 12. yüzyılın sonları ve 13. yüzyılın başlarında bölgenin en güçlü devleti haline gelmişti. Alaeddin Keykubad I’in saltanatı Selçuklu kudretinin zirvesini temsil eder; sultan etrafını Emir Fahreddin, Ebu’l Fazl Beyhakî ve Nizami Aruzi gibi şairlerle donatmıştı. Ancak bu altın çağ kısa sürdü. Cengiz Han’ın birleştirdiği Moğol İmparatorluğu, tarihin en büyük ve en güçlü imparatorluklarından biri haline geldi. Halefleri Çin’de Yuan hanedanını kurdu, Moğolistan’da ise başka hanlıklar yükseldi.

Anadolu Selçukluları için 1243’teki Kösedağ Savaşı tam anlamıyla bir felaketti. Bu sadece bir askerî yenilgi değildi; siyaseti, ekonomiyi ve toplumu sarsan büyük bir depremdi. O andan itibaren Selçuklu devleti kendi iradesiyle değil, Moğol gölgesinde yaşamaya başladı.

1. Moğol Tehdidinin Gölgesinde Anadolu

13. yüzyılın başlarında Cengiz Han ve Moğollar, Orta Asya’dan Çin’e, İran’dan Doğu Avrupa’ya uzanan devasa bir imparatorluğun hâkimiydi. Cengiz Han’ın ölümünden sonra imparatorluk dört güçlü hanlığa bölünse de fetih arzusu sürdü. Doğuda önce Harezmşahlar ve Abbasiler hedef alındı, sonra sıra Anadolu’ya geldi.

Öte yandan Selçuklu devleti, Alaeddin Keykubad I’in ölümünün ardından kırılgan bir döneme girmişti. Taht kavgaları, merkezi otoritenin zayıflaması ve beylerin fırsatçı hamleleri devleti dış tehditlere açık hale getirdi. Tahta çıkan II. Gıyaseddin Keyhüsrev ise deneyimsiz bir hükümdardı ve saray entrikalarına kapılmıştı.

Moğol istilası ihtimali Selçuklu devlet adamlarını derhal barış görüşmelerine yöneltti. Kimileri savaşmayı, kimileri diplomatik yollarla boyun eğip devleti kurtarmayı savunuyordu. Ancak bu kararsız ve basiretsiz tutum, sonun başlangıcı oldu.

2. Kösedağ Savaşı: İlk Dağılma

1243’te Erzincan yakınlarındaki Kösedağ’da Selçuklu ve Moğol orduları karşı karşıya geldi. Selçuklular sayıca kalabalık olsalar da disiplinsizlik, komutanlar arasındaki bölünmüşlük ve Keyhüsrev’in etkisiz liderliği yüzünden avantaj sağlayamadılar.

Moğollar, savaşın en eski hilelerinden birini kullandı: sahte ricat. Tecrübesiz Selçuklu askerleri bu tuzağa düşüp dağınık halde peşlerine düşünce, Moğollar ani bir karşı saldırıyla orduyu bozguna uğrattı.

Kösedağ yenilgisi sadece bir askerî hezimet değildi. Bu savaştan sonra Selçuklu devleti siyasî bağımsızlığını yitirdi, Moğollara tâbi oldu. Artık sultanlar kendi başlarına karar veremiyor, Moğol onayı olmadan hareket edemiyordu.

3. Sonuçlar: Çöküşün Siyasî, Ekonomik ve Sosyal Yansımaları

Kösedağ yenilgisi sonrası çöküşün sonuçlarını ayrı ayrı kategorilerde şu şekilde incelemek mümkündür:

  • Siyasî: Kösedağ yenilgisi Selçuklu otoritesini sarstı; eyaletlerdeki beyler ve emirler bağımsız davranmaya başladı. Moğolların varlığı devletin kendi hâkimiyetini kaybetmesine yol açtı. Böylece Anadolu’daki siyasal düzen çözüldü, Selçuklular ise yalnızca sembolik bir otoriteye sahip oldular.
  • Ekonomik: Moğol hâkimiyeti Anadolu’nun doğal yaşamını bozdu. Ağır vergiler halkı ezdi. İpek Yolu üzerindeki ticaret savaşlar ve güvensizlik yüzünden aksadı. Tarım üretimi düştü, kırsal nüfus azalmaya başladı. Bu da şehirlerin refahını zedeledi.
  • Sosyal: Moğol baskısı Anadolu halkının huzurunu kaçırdı. Köylüler ağır vergilere isyan etti, şehirlerde yaşayan esnaf ve tüccarlar ekonomik sıkıntılar çekti. Bu ortamda dinî ve tasavvufî hareketler güçlendi. Mevlana ve Yunus Emre gibi şahsiyetlerin ortaya çıkışı, bu manevî arayışın bir göstergesiydi.

Bu çöküş, siyasî güç dengelerini de yeniden şekillendirdi. Selçuklular Moğol vesayeti altında yaşamaya mecbur kaldılar. Ancak onların mirasından, Anadolu beylikleri doğdu; bunların arasından da Osmanlılar yükselerek yeni bir imparatorluk kurdu.


Kaynakça

  • Cahen, Claude — Pre-Ottoman Turkey: A General Survey of the Material and Spiritual Culture and History, c. 1071-1330 — Sidgwick & Jackson, 1968. İnternette tam metnine erişim: Internet Archive üzerinden Arşiv.org
  • İbn Bîbî — El-Evâmirü’l-ʿAlâʾiyye fi’l-Umûri’l-ʿAlâʾiyye (Selçukname), Müellif İbn Bîbî; çeviren Mürsel Öztürk, TTK Yayınları, Ankara 1996. Tıpkı baskısı ve çevirisine dair detaylar için: TDV İslâm Ansiklopedisi Selçukname Madde­si TDV İslâm Ansiklopedisi
  • Anadolu Selçuki Devleti Tarihi (İbn Bîbî) — İnternette açılabilir Türkçe metni: Archive.org
benzer içeriklerBENZER İÇERİKLER

Sıradaki içerik:

Moğol Gölgesinde Bir Devlet: Kösedağ Yenilgisi ve Anadolu Selçuklu Devleti’nin Çöküşü

treesmendus.com